ABD soğuk savaşın bitiminden sonra ele geçirdiği ekonomik, politik, askeri üstünlüğünü ve küresel hegemonyasını sonsuza kadar sürdürmek istemektedir. ABD bu ana hedefine ulaşacak ulusal stratejisini zaman zaman revize ( gözden geçirmek ) etse de ana rota hep aynıdır.

ABD dünyanın hiçbir bölgesinde kendisine direnecek unsur, odak ve devlet istememektedir. Her bölgede devletleri birbirine kırdırarak veya kaynaklarını tüketecek şekilde rekabete sokarak denge siyaseti uygulamaktadır. Geçmişteki Irak ve İran savaşı bu yaklaşımın bir ürünüdür.

Ocak ayı başında ABD Başkanı Obama ulusal stratejik yaklaşımlarında yapacakları bazı değişikliklerin ipuçlarını verdi. Artık ABD sıklet merkezini Ortadoğu’dan Uzakdoğu’ya yani Pasifik’e kaydırmak istiyor. Çünkü her iki büyük paylaşım savaşı sonunda Atlantik ve Avrupa üzerinde oluşan ekonomik ve siyasi güç merkezi güneye ve doğuya doğru kaymaktadır. Bu durumu durdurmak ve özellikle Çin’i kuşatmak ve kontrol altına almak ve bölgesini istikrarsızlaştırmak gerekmektedir.

ABD savunma bütçesinde kısıntıya gitmek ve dünyadaki bazı üs ve tesislerini kapatarak asker sayısını da azaltmak istemektedir. Bu azaltma ve kesinti ABD’nin emperyalist stratejisinin en güçlü silahı olan Deniz Kuvvetleri ve onun önemli unsuru olan uçak gemisi grupları için asla düşünülmemektedir.

ABD’nin politikalarına ve planlarına kısmen bile direnen ve direnebilecek ülkelerde liderler ve hükümetler operasyonlarla işbirliği yapabilenlerle değiştirilecek, ülkenin sistemi buna elvermez ve lider değişiklikleri yetmez ise daha kapsamlı operasyonlarla rejim değişikliğine gidilecek, bu da sonuç vermez ise askeri müdahale yapılacaktır.

Obama örtülü savaşlara önem verileceğini, bu savaşlarda taşeron kullanılacağını ve Büyük Ortadoğu Projesinin realizasyonunun süratlendirilmesi gerektiğini açıkça ifade etmedi. Ama biz Obama’nın söylediklerinden, ulusal stratejilerinin açıortayından ve ABD’nin bugüne kadar yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının kanıtı olduğu yaklaşımından hareketle bu değerlendirmeyi yaptık.

ABD ulusal stratejisinde değişiklik yapmasının ana nedenleri; ekonomisin iflas aşamasına gelmesi nedeniyle askeri harcamalarında kısıntıya gidecek olması, sıklet merkezini doğuya Çin’e doğru kaydırması ihtiyacı ve Afganistan, Irak gibi istilalar için Birleşmiş Milletlerden yetki almanın artık imkansızlığıdır.

ABD’nin Saddam’ı devirmesi ve Irak’ı işgal etmesi Ortadoğu’daki dengeleri İran lehine değişmiştir. İran artık yalnız Şiiler için değil Filistin davasına sahip çıkması ve İsrail karşıtı politikaları nedeniyle Arap Halkları içinde bir çekim merkezi olmuştur. Eğer bu zor durumdan İran başarıyla çıkarsa çok yakında Suudi Arabistan ve Körfez Ülkelerinin işbirlikçi çağdışı yönetimlerinin düşmesi an meselesi olur.

Bugün Suriye hala dayanabiliyorsa, İsrail’in korkulu rüyası Hizbullah Lübnan’da ve Hamas Filistin’de var ise nedeni İran’dır. İran’ın çekim alanına artık Şiilerin yönetimde ağırlık kazandığı Irak’ta dahil olmuştur. İran’ın varlığı Büyük Ortadoğu Projesinin gerçekleşmesine engeldir. İran’ın nükleer silah geliştirdiği ve sahip olmaya çalıştığı bahanedir. Irak’ta da savaşın gerekçesi olmak üzere buna benzer yalanların söylendiği görülmüştür.

Şu anda İran’a karşı yoğun bir örtülü savaş icra edilmektedir. İran’a askeri müdahale yapabilmek için Birleşmiş Milletlerin yetkisi gerekmekte fakat bu Çin ve Rusya tarafından veto edilmektedir. Bu nedenle savaşı başlatabilmek için İran kışkırtılarak bahane olabilecek bir hamle yapması istenmektedir. Ambargolar, siyasi ve ekonomik yaptırımlar bunun içindir.

Irak’tan çekilen ABD birliklerinin çoğu körfez ülkelerindedir. İran Afganistan üzerinden doğudan, Suudi Arabistan, Körfez Ülkeleri vasıtası ile güneyden, Kuzey Irak Kürt Yönetimi ve Türkiye üzerinden batıdan kuşatılmıştır. Sadece Kuveyt’te 15000 ABD askeri vardır. Hint Okyanusu’nda bulunan Diego Garcia Adası’nda stratejik bombardıman uçakları güneyden taarruz için hazırdır. Yine burada da Guantanamo benzeri hapishanelerin yapıldığı medya da yer alan haberler arasındadır. Ayrıca Carl Vinson uçak gemisi ve grubu güneyde Umman Körfezi yaklaşma sularında, Abraham Lincoln uçak gemisi grubu Basra Körfezi’nde bulunmaktadır. Bu bir savaş konuşudur.

ABD ve İsrail tarafından Nisan ayı içinde icra edilmesi planlanan Austere Chalange-12 adındaki füze savunma tatbikatının teknik ve lojistik nedenlerle ertelendiği, muhtemelen Haziran’dan sonra yapılacağı açıklanmıştır.

Gerginlik durumundaki tatbikatların esas amaçlarından biride eğitim görüntüsü altında süratle savaş konuşuna geçmektir. Bu tatbikat nedeniyle İsrail’e 9000 ABD askeri ve uzmanı intikal etmiştir.

Tatbikatların ve savaş planlarının adları genelde bir mesaj verir ve niyeti ifade eder. Austere ( sert ) Chalange ( meydan okuma ) 12 ( 2012 ). ABD ve İsrail ‘’ Hodri Meydan ‘’ diyor ve savaşmak istiyor.

Allah başta İran olmak üzere biz dahil tüm bölge insanlarının yardımcısı olsun.

Türker Ertürk

Loading

Sosyal Medyada Paylaşın...