Atatürkçü Düşünce Dernekleri’nin davetlisi olarak 15-25 Şubat 2013 tarihleri arasında Almanya’daydık. Bu ülkedeki faaliyetlerimizi iki bölüm halinde icra ettik. İlk bölümde CHP eski Milletvekili Şahin Mengü ile birlikte Almanya’nın güneyinde bulunan Wertheim, Frankfurt ve Stuttgart şehirlerinde “Hazırlanmakta olan yeni anayasa ve dış politikamız” konularında panellere katıldık ve izlenimlerimizi “İşgalciler isimleri değiştirir başlıklı” yazımda sizlere anlattık.

Almanya’daki çalışmalarımızın ikinci bölümünde ise CHP Milletvekili Refik Eryılmaz ve TGB Almanya Başkanı Beyhan Yıldırım ile beraber bu sefer bu ülkenin kuzeyinde bulunan Bremen, Hamburg, Berlin ve Osnabrück’te yapılan “Direnen Suriye, Patriotlar ve Türkiye” konulu panellere katıldık. Bugün size bu ikinci bölümdeki izlenimlerimizin bir bölümünü anlatmaya çalışacağım.

Öncelikle belirtmek isterim ki AKP’nin sürdürdüğü kökü dışarıda kimlik politikaları nedeniyle Türkiye’de olduğu gibi Almanya’da yaşayan yurttaşlarımız her geçen gün ayrışmakta, kamplaşmakta ve birbirine karşı etnik, mezhepsel ve dünya görüşü olarak düşmanlaşmaktadır.

Bremen’de yaşayan ve panelimize gelen Arap Alevi’si kökenli bir yurttaşımız geçmişte Türk üst kimliğine ve Atatürk’e iliklerine kadar bağlı olduğunu ama bugün kendi yaşamından örnekler vererek bu bağlılığın AKP politikaları ile nasıl adım adım yok edildiğini anlattı.

Özellikle tüm Alevi yurttaşlarımızı endişe içinde gördüm. Bazılarının yaklaşmakta olduğuna inandıkları iç savaştan korunmak için ailelerini Almanya’ya getirme gayreti içinde olduklarını belirttiler. Gittiğim her yerde insanlarımız AKP’nin toplumumuzu ayrıştırıcı politikalarına, emperyalist proje olan yeni anayasa çalışmalarına, Narko-Terör Örgütü Lideri ve bebek katili ile pazarlık masasına oturulmasına, gayri milli ve gayri ahlaki dış politikamıza isyan etmekte olduklarını tespit ettim.

Açık işgalden daha kötü durumdayız

Gerçekten emperyalizm tarafından ülkemiz bayrağı ve ordusu ile açıkça işgal edilseydi şu anda AKP döneminde yaşadığımız acılardan ve kötülüklerden daha fazlasını yaşayamazdık. Çünkü halkın gerçeği algılaması çok daha kolay olurdu.

AKP ile Türkiye’nin ortaçağ karanlığına doğru götürüldüğünü teyit eden bir haberi Almanya’nın en yüksek tirajlı gazetelerinden olan Süddeutsche Zeitung’da 22 Şubat’ta okuduk. Haber yorumda THY’de uygulanmak istenen yeni hostes ve personel kıyafetleri alaya alınıyor ve Türkiye’deki tepkiler dile getiriliyordu.

Panellere beraber katıldığımız TGB Almanya Başkanı Beyhan Yıldırım’dan da kısaca bahsetmek isterim. Yurtsever, üstün niteliklere sahip, Almanca ve İngilizce dillerine akademik seviyede hakim, Almanya’da doğmuş ve büyümüş bir Türk genci. Halen Berlin’de bulunan Humboldt Üniversitesi’nde toplum bilimi üzerine doktora yapıyor.
Beyhan Yıldırım ulusal duyarlılığa sahip aktif bir vatansever! 14 Aralık 2012 tarihinde dinleyici olarak katıldığı Alman Federal Meclisi’nde protesto eylemi gerçekleştiriyor. Yıldırım Parlamento kürsüsünde Hıristiyan Demokrat Parti ( CDU ) Milletvekili Reinhard Brandi konuşmasını bitirmeden izleyici sıralarından ayağa kalkarak Meclis’e hitap ediyor. Israrlı konuşmaları üzerine Brandi kürsüyü terk etmek zorunda kalıyor.

Beyhan Yıldırım Alman Meclisi’ne hitaben “ Türkiye Gençlik Birliği olarak sizi uyarıyoruz. Bu tarihi hataya imza atmayın. Zamanında Yugoslavya’nın parçalanması sürecinde Hırvatistan ve Slovenya’yı tanıyarak büyük bir hataya imza atmış ve Balkanlar yangın yerine dönmüştü. Şimdi bugünkü oylama ile Patriot füzelerinin ve Alman askerlerinin Türkiye’de konuşlandırılmasıyla çok daha büyük bir hataya imza atıyorsunuz. Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’ndan dersler almadınız mı? Bu kararla Ortadoğu’da sıcak savaşın önünü açıyorsunuz. ABD’ye alet olmayın! Buradan Aydınlanma Devrimini savunan Parlamenterlere ve gerçek Avrupalılara sesleniyoruz. Buradan Goethe’lerin, Victor Hugo’ların, Rosa Luxemburg’ların, Voltaire’lerin ve Einstein’lerin Avrupasına sesleniyoruz. Türkiye’ye Patriot’ları intikal ettirmek ABD’nin örtülü niyetlerine alet olmaktır. NATO ABD’nin savaş makinesidir “ diyor.

Cop yok, goril yok, gaz yok

Bu sırada kimse Beyhan Yıldırım’ın ağzını kapatmaya ve goriller üzerine atlamaya çalışmaz. Cop yok, kimyasal silah kullanmak yok! Hatta konuşması sırasında bazı parlamenterlerin alkışı var. Konuşma bittikten kısa bir süre sonra Yıldırım gözaltına alınır ve yarım saat içinde serbest bırakılır. Bir düşünün ileri demokrasi adı altında faşizmin yaşandığı ülkemizde yurtsever bir genç bunları yapsa başına neler gelirdi?

TGB ve ADD, Almanya’da gerçekten çok faal. Türkiye’nin sorunlarına karşı duyarsız değiller ve Türkiye’ye yardım edebilmek için hiçbir karşılık beklemeden mücadele ediyorlar.

En son olarak TGB ve ADD beraberce Alman Federal Meclisi’nde bulunan 649 Milletvekiline tek tek mektup yazmışlar. Mektuplarında; “ Patriotların ve Alman askerlerinin Türkiye’ye gönderilmesi kararının yanlış olduğunu, bölgeyi ateşe attığını ve ABD’nin kirli amaçlarına hizmet edildiği “ belirtilmiş.

Gelen ve gelmeye devam eden cevabi mektuplardan bazılarını bana da gösterdiler. Gördüklerim genel olarak Meclis Başkanı’ndan, Dışişleri Bakanlığı’ndan ve partilerin savunma ve güvenlik politikaları sözcülerinden gelenlerdi.

Diyorlardı ki; “ Biz ABD’ye alet olmuyoruz. Patriotlar NATO’nun 3 ve 4’üncü maddeleri gereğince Türkiye’nin isteği üzerine Türk halkını ve Türk topraklarını korumak için gönderilmiştir.”

Halbuki Patriotalar için NATO’dan istek yapılmasını, ABD Türkiye’den istemişti. Gerçekte ne askerin, ne de ülkemizin bu füzelere ihtiyacı yoktu!

Türker Ertürk

Loading

Sosyal Medyada Paylaşın...