AKP liderliğinde Türkiye çevresinde ve bölgesinde her geçen gün daha fazla sayıda düşman kazanıyor. Irak Başbakanı Nuri Maliki ‘’ Türkiye bölgede düşman ülke haline geliyor ‘’ diyor ve Türkiye’yi bölgeyi karıştırmaya çalışmakla ve Irak’ın iç işlerine karışmakla suçluyor.

Maliki’nin ülkesini bütünleştirmeye, bir punduna getirip bağımsızlığını ilan etme peşinde olan bölgesel Kürt Yönetimini kontrol altına almaya çalıştığı, İran’a ve Suriye’ye yakın durduğu bir gerçektir. İşte bu nedenlerle ABD Nuri Maliki’yi istememektedir.

Başbakan Erdoğan’ın Nuri Maliki düşmanlığının arkasındaki gerçek neden de ABD’dir. Türkiye’nin böyle politikalar izlemesini ABD istemektedir. Bakınız Dışişleri Bakanı Davutoğlu ‘’ ABD ile Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar’da enerji güvenliği konularına ilişkin yaklaşımlarımız neredeyse aynıdır. O yüzden ABD ile ilişkilerimizde önümüzde altın bir işbirliği dönemi var. Türkiye küresel yeni düzene, çevresinde alt bölgesel düzenleri kurarak katkıda bulunacak ve bu da soğuk savaş sonrasının yenidünya düzeni olacaktır. ‘’ diyor.

Davutoğlu’nun akademik olarak açıklamaya çalıştığını biz daha yalın ve halkın anlayabileceği bir dilden söylemeye çalışalım. Bakan ‘’ biz ABD’nin bölgedeki taşeronuyuz o ne isterse, iş planına ne yazarsa biz onu yaparız ‘’ demek istiyor. Ve bu politikalardan kazanç bekliyor.

Şimdi bu gözle bölgeye bakalım. ABD Irak’ı Şii, Sünni ve Kürt olarak üçe bölmek istemektedir. ABD bölgeye yönelik politikalarına ve planlarına direnç gösteren İran-Suriye-Lübnan ve bunlara katılan Irak birlikteliğine son vermek istemektedir. ABD Suriye ve İran’da her ne pahasına olursa olsun rejim değişikliği yapmak ve bu ülkeleri bölmek istemektedir. ABD Türkiye’de dahil bölge ülkelerinden koparılacak irili ufaklı parçalarla ikinci bir İsrail olacak kukla Kürt Devleti’ni kurmak istemektedir. ABD Kerkük’ün Kürt bölgesine dahil olmasını istemektedir.

Ayrıca bölgede Şii-Sünni karşıtlığı ekseninde ve nesiller boyunca sürecek kin-nefret-kan davası bağlamında bir çatışmayı başlatmak ve yeşertmek için çalışmaların olduğu bilinmektedir. Irak’ta yakın geçmişte bunun provaları yapılmıştır. Batı’da bazı akademik çevrelerde Sünni-Şii çatışması için ‘’ Niye biz öleceğiz, tetikleyelim ve bırakalım birbirlerini öldürsünler ‘’ diyen kısaca ‘’ İti ite kırdırmak ‘’ olarak nitelendirilebilecek görüşler öne sürülmektedir.

Türkiye’de AKP eliyle halen sürdürülen yeni anayasa çalışmaları ABD’nin ülkemiz ve bölgemizle ilgili olarak yukarıda özetlemeye çalıştığımız isteklerini karşılamak içindir. Bölücü olacağı ve iç barışımızı toptan dinamitleyeceğine en ufak şüphe duymadığım bu anayasa hazırdır ve ortaya çıkmak için zamanını beklemektedir.

Peki, AKP liderliğinde Türkiye bölgede neler yapmaktadır? Suriye’ye karşı hiçbir neden yokken düşmanca bir tutum takınmıştır. Suriye sınırına çok yakın kurdurduğu kışkırtmaya yönelik kamplarla, teröristlere ve isyancılara verdiği destekle, savaş tamtamlarını çalmakta ve bu ülkeye yönelik askeri müdahalenin yollarını aramaktadır.

Bölgesel Kürt Yönetimi Lideri Barzani’nin Türkiye’de devlet başkanı gibi karşılanması ve muamele görmesi çok açık olarak Irak’ın bütünlüğüne düşmanca bir saldırı ve bölücülüktür. Barzani ile bölge petrolünün dış pazarlara intikali ve satışı hakkında Bağdat’ın muhalefetine rağmen anlaşma yapmak ve avanta almak uluslararası hukuk ve ahlak açısından kabul edilebilir bir davranış değildir.

Hakkında teröre destek vermek suçlaması bulunan ve yargıdan kaçan Tarık Haşimi’yi ülkemizde sağlanan korumanın anlamı teröre destek vermek ve Irak’ın egemenliğine saldırıda bulunmaktır.

Barzani’nin Kerkük üzerindeki taleplerine Türkiye tarafından yeşil ışık yakılması hem tarihimize ihanettir hem de Irak’ın birliğine karşı düşmanlıktır. Bu yaklaşımla Irak’ta bulunan Türkmenlerinde düşmanlığını kazandığımızı bilmenizi isterim.

Türkiye bölgede Sünni politikalar izleyerek Sünni-Şii ekseninde bir çatışmanın dolaylı olarak kışkırtıcısı konumundadır. Bu konuda Maliki ‘’ Türkiye mezhepsel kışkırtıcılık programı uyguluyor ‘’ suçlaması yapmaktadır. Başbakan Erdoğan ise ‘’ Türkiye Sünni nüfusa sahip fakat laik bir ülke olarak Irak’ta mezhep savaşı çıkarsa sessiz kalmayacaklarını ‘’ söylüyor. Türkiye bununla da kalmıyor Irak’ın iç işlerine karışarak Başbakan Nuri Maliki’yi devirmeye çalışıyor.

ABD’nin füze kalkanı radarının ülkemizde konuşlandırması ve diğer çıkarımıza olmayan yanlış politikalar nedeniyle İran Türkiye’yi emperyalist işbirlikçisi ve düşman bir ülke olarak sınıflandırmaya başlamıştır.

Rusya Federasyonu açıkça Türkiye’ye ‘’ bölgeyi karıştırmaya çalıştığı ‘’ suçlaması yapmaktadır. Azerbaycan’ın AKP iktidarına bakış açısını wikileaks belgelerinde bulabilirsiniz. Kısaca şu söylenebilir, Azerbaycan bize AKP yüzünden dostça bakmıyor. ‘’ Komşularla sıfır sorun politikasında ‘’ geldiğimiz yer Türkiye’nin sürdürmekte olduğu dış politikasının çıkarlarımız açısından sıfır olduğudur.

Bu yazımızda size ABD’nin bölgemize yönelik isteklerini ve AKP yönetiminde Türkiye’nin bölgeye yönelik icraatlarını anlatmaya çalıştık. Siz ülkemizin Ortadoğu politikalarını nasıl yorumlarsınız bilemiyorum ama ben bunu emperyalizmin için taşeronluk veya daha Türkçe bir ifade ile alt yüklenicilik olarak değerlendiriyorum. Siz ne dersiniz?
Saygılar,

Türker Ertürk

Loading

Sosyal Medyada Paylaşın...