Bu yazımı size ATASC ( Association of Turkish Americans of Southern California-Güney Kaliforniya Türk Amerikalılar Derneği ) davetlisi olarak 10 Kasım Atatürk’ü Anma Töreni’ne katılmak maksadıyla geldiğim Los Angeles’tan yazıyorum.
Ülkemize göre dünyanın öbür ucu olan Amerika’da Atatürk’ün anıldığı böyle bir törene katılmak ve konuşmak yapmak benim için gerçekten büyük bir onur oldu. Ayrıca bu yıl ATASC tarafından Amerika’nın batı sahilinde bulunan Los Angeles’ta Atatürk anıtı yapmak için çalışma başlatıldığını, anıtın konacağı yeri ve planları tören sırasında öğrendim. Daha sonra anıt planını inceledim ve konacağı yeri gezdim. Gerçekten çok güzel düşünülmüş. Emeği geçenleri kutluyor ve başarılar diliyorum.
Atatürk’ü yeniden keşfettik
Atatürk konusunda Amerika’da yaşayan Türkler son yıllarda çok faal! Los Angeles’ta bunlar olurken Amerika’nın diğer tarafında da yani doğu sahilinde başkent Washington’da bu yıl 10 Kasım’da 2 metre boyunda Atatürk’ün bronz heykeli dikildi. Amerika’da yaşayan Türklere bunun anlamını sorduğumda bana “ Türkiye’de yaşanan bölünme, parçalanma ve hızla ortaçağa doğru sürüklenme süreci Atatürk’ü yeniden keşfetmemize neden oldu “ cevabını verdiler.
Los Angeles’taki tören yüksek katılımlı, canlı ve çok görkemli oldu. Herkes törene aileleri ve çocukları ile beraber geldi. Katılacağını bildiren Los Angeles Başkonsolosu ise son anda hasta olduğu mazereti ile törene gelmedi. Sanırım malum hastalığa tutulmuş. Biz buna Türk Ulusu olarak Abdullah Bey Sendromu diyoruz. Kendisine geçmiş olsun dediğimizi ve acil şifalar dilediğimizi tören sırasında yaptığımız konuşmada belirtmiştik. Şimdi buradan da bir defa daha yazılı olarak iletiyoruz!
Hesabı sorulacak!
Düşünebiliyor musunuz, Los Angeles’taki 10 Kasım Atatürk’ü anma törenine 30’lu yaşlarında bulunan ve Türkiye’yi temsil eden birisi temsil ettiği ülkenin kurucusunun anma törenine hastalığını mazeret göstererek katılmıyor ama Amerikalı Belediye Başkanı katılıyor ve Atatürk anıtının yapılmasına destek veriyor.
Öncelikle şunu söylemek isterim; yapılan bu düşmanlıklar kimsenin yanına kar kalmayacak ve zamanı gelince herkesten hesabı sorulacak. Bu böyle biline! Korkudan dolayı yapılıyor olsa bile!
Her yer gezi her yer direniş
Yaptığım konuşmada Türkiye’de nelerin olup bitiğini, ülkemize karşı hangi düşmanlıkları kimlerin yaptığını, bölgemizi ve Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaya çalışan büyük planın arkasındaki güçleri, büyük resmi ve yapılması gerekenleri anlatmaya çalıştım. Konuşmam bittikten sonra uzun bir soru cevap periyodu oldu. Konuşmam sık sık “ Her yer gezi her yer direniş “ sloganları ile kesildi. Konuşmamı bitirdiğimde istisnasız olarak dakikalarca ayakta alkışlanmak bana değil Türkiye’ye sahip çıkmanın tezahürüydü.
Herkesi Türkiye için endişe içinde gördüm. Burada yaşayan Türkler ülkemizdeki gelişmelere karşı duyarsız kalmak istemiyorlar. Kimisi emeği, kimisi aklı ve birikimi, kimisi de ekonomik gücü ile yardım etmek istiyor.
Millici harekete ihtiyaç var
Los Angeles, Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde yaptığım turun son noktası. Buradan İstanbul’a döneceğim. Kaliforniya’da bulunduğum süre içinde birçok yerde konuşma yaptım, düşüncelerimi ve görüşlerimi anlattım. Ayrıca burada yaşan Türklerin fikirlerini ve düşüncelerini öğrendim. Ortak görüş; iktidarı ve muhalefeti ile Türkiye’de ki siyasi tablonun çok kötü göründüğü ve Millici bir harekete ihtiyaç olduğu!
Buralarda bunlar olurken, Atatürk anıtları yükselirken, Atatürk yeniden keşfedilirken Türkiye’de Atatürk düşmanlığı, onun önderliğinde yapılan Türk Devrimlerinin kazanımlarını yok etme çalışmaları tam gaz gitmektedir.
Atatürk’e düşman olmak akla, bilime, aydınlanmaya ve çağdaşlaşmaya düşman olmak demektir. Atatürk’e düşman olmak ülkemizin bölünmez bütünlüğüne, kurucu ideolojisine ve dirliğine düşman olmak demektir. Atatürk düşmanlığının arkasında bunlar vardır.
Saygılar sunarım.
Türker Ertürk
